SANTA HARABELERİ SONBAHARA RENGÂRENK VEDA EDİYOR
Trabzon ile Gümüşhane sınırında, Dumanlı köyü sınırlarında yer alan Santa Harabeleri, bu yıl da sonbahara görsel bir şölenle veda etti. 17’nci yüzyılda Rum madenciler tarafından kurulan ve 7 mahalleden oluşan tarihi yerleşim, sislerin, bulutların ve renk değiştiren bitki örtüsünün birleştiği büyüleyici atmosferiyle ziyaretçilerini mest ediyor. Tek katlı taş yapıları ve her mahallede bulunan kiliseleriyle bilinen Santa, hem kültürel hem doğal mirasıyla dikkat çekiyor.
TARİHİN İÇİNE GÖMÜLMÜŞ “GÖKYÜZÜNE YAKIN SAKLI KENT”
Halkın zamanla bölgeden göç etmesiyle sessizliğe bürünen Santa Harabeleri, bugün hem arkeolojik hem doğal sit alanı olarak korunuyor. Aynı zamanda “Kesin korunacak hassas alan” statüsünde bulunan tarihi yerleşim, Orta Çağ’dan günümüze ulaşan mimari özellikleriyle “Gökyüzüne yakın saklı kent” olarak anılıyor. Her yıl binlerce doğa tutkunu ve tarih meraklısı bölgeyi ziyaret ediyor.
Santa’nın taş işçiliğiyle ayakta kalan eski evleri, çeşmeleri, kilise kalıntıları ve dar taş yolları, geçmişin izlerini günümüz insanına sessizce aktarıyor. Özellikle sonbahar döneminde sarı, kahverengi ve kızıl tonların hâkim olduğu doğa dokusu, Santa Harabeleri’ni eşsiz bir görsel atmosfere büründürüyor.
SİS VE BULUT DENİZİ DRON KAMERASINDAN GÖRÜNTÜLENDİ
Bölgeyi çevreleyen zirvelerde sık sık oluşan sis tabakası ve bulut denizi, dron kameralarıyla görüntülendi. Sislerin arasından beliren taş yapılar, Santa’nın mistik atmosferini daha da belirgin hâle getirdi. Dron çekimlerinde bulutların arasında kaybolmuş kilise kalıntıları, yamaçlarda konumlanan tek katlı taş evler ve geniş vadi manzarası kartpostalı andıran görüntüler oluşturdu.
SANTA HARABELERİ DOĞASEVERLERİN GÖZDESİ
Sonbaharda en çok ziyaret edilen noktalardan biri hâline gelen Santa Harabeleri, sadece turistlerin değil, fotoğraf sanatçılarının ve trekking tutkunlarının da favorisinde bulunuyor. Tarih ile tabiatın iç içe geçtiği bu atmosfer, özellikle sonbaharın son günlerinde yoğun ilgi görüyor.
Doğanın sunduğu renk paleti eşliğinde taş yapılara vurulan ışıklar, profesyonel fotoğrafçılar için eşsiz kareler oluşturuyor. Sessizlik, temiz hava ve bölgenin mistik dokusu ise ziyaretçilerin burayı “zamanda yolculuk yapılan bir vadi” olarak tanımlamasına neden oluyor.
RUM-PONTUS TARİHİNİN İZLERİ TAŞINIYOR
Santa Harabeleri, Rum-Pontus döneminin önemli kültürel miraslarından biri olarak kabul ediliyor. Taş işçiliğinin ustalıkla kullanıldığı evler ve mahalle kiliseleri, döneminin mimari özelliklerini koruyor. Yüzyıllar önce madencilik faaliyetleriyle kurulan bu yerleşim, günümüzde doğayla uyum içinde sessiz bir tarih müzesi gibi duruyor.
DOĞAL VE TARİHİ MİRAS KORUNMAYA DEVAM EDİYOR
“Kesin korunacak hassas alan” statüsü nedeniyle Santa Harabeleri’nde yapılaşmaya ve müdahalelere izin verilmiyor. Bölgenin tarihi kimliği ve doğal yapısı korunarak gelecek nesillere aktarılması hedefleniyor. Sonbaharın son günlerinde ortaya çıkan sisli ve bulutlu manzaralar, ziyaretçilerin hafızalarından silinmeyecek görüntüler oluşturuyor.








