Soma’da Köy Yaşamına Şaşırtan Şikâyet
Manisa’nın Soma ilçesine bağlı Kozanlı Mahallesi, bir vatandaşın CİMER’e yaptığı dikkat çekici başvuruyla gündeme geldi. Mahallede yaşayan bir kişi, serbest dolaşan inek, tavuk ve kazların halk sağlığını tehdit ettiğini belirterek, köyde büyükbaş ve küçükbaş hayvan beslenmesinin yasaklanmasını talep etti.
Şikâyet dilekçesinde, “Mahallemizde hayvanlar serbest dolaşım şeklinde geziyor. E.coli ve salmonella gibi öldürücü hastalıklara maruz kalıyoruz. Bu hastalıklar salgına neden olabilir.” ifadelerine yer verildi.
Ayrıca dilekçede, muhtarın köy halkıyla ters düşmemek için duruma göz yumduğu iddia edildi.
Köy Halkı Şikâyete Tepkili
CİMER üzerinden yapılan başvuru, Sağlık Bakanlığı ve Valilik aracılığıyla muhtarlığa iletildi. Resmî yazının köye ulaşması üzerine Kozanlı sakinleri büyük şaşkınlık yaşadı.
Köylüler, köy yaşamının doğal düzenine müdahale edilmemesi gerektiğini belirterek, şikâyetin “mantıksız” olduğunu savundu.
Köy halkı, birkaç hayvanın geçim kaynağı değil, bir yaşam biçimi ve kültürel alışkanlık olduğunu dile getirdi. Ayrıca mahallede büyük çaplı hayvancılık yapılmadığını, yalnızca birkaç hanede kapalı kümeslerde tavuk veya birkaç inek bulunduğunu belirttiler.
“Köyümüzün Huzurunu Bozmaya Kimsenin Hakkı Yok”
Mahalleli Mehmet Gül, şikâyeti yapan kişiye tepki göstererek, “Kim yaptı bilmiyoruz ama köyümüzün huzurunu bozmaya kimsenin hakkı yok. Tavuklarımız da bu hayatın doğal bir parçası. Herkes temizliğe dikkat eder.” dedi.
Köy azası Hamza Kıymaz ise, “Kozanlı sakinliğiyle bilinen bir köydür. Kimse kimseyi rahatsız etmez. Herkes kendi bahçesinde birkaç hayvan besler. Bu kadar küçük çaplı bir uğraştan hastalık çıkması mümkün değil. Köyümüz hem temiz hem huzurlu.” ifadelerini kullandı.
“Yediğimiz Yumurtayı Çarşıdan mı Getirelim?”
Köydeki birçok vatandaş, şikâyeti gereksiz buldu. Mahalle sakinlerinden bazıları şu ifadeleri kullandı:
“Bu köyde 5 tavuk beslemekten kime zarar gelir? Yediğimiz yumurtayı çarşıdan mı getirelim? Burası köy, şehir değil. Kümesler kapalı, hayvanlar temiz. Bizim şikâyet edeceğimiz başka şeyler varken, tavuklara takılmak anlamsız.”
Bazı köylüler, şehirden köye yerleşen yeni sakinlerin de bu doğal yaşamı sevdiğini hatırlattı.
Yeni Yerleşenler de Köylüyle Aynı Fikirde
Son yıllarda köye yerleşen, villa tipi evlerde yaşayan vatandaşlar da köydeki doğal düzenin korunmasından yana. “Biz buraya şehrin gürültüsünden kaçıp geldik. Sabah horoz sesiyle uyanmak huzur veriyor. Tavuklar, kazlar, koyunlar bu köyün bir parçası. Hiç kimse bunlardan rahatsız değil.” sözleriyle köy yaşamını savundular.
Köy halkı, hayvancılığın yasaklanması yönündeki talebin köy kültürüne ve üretim geleneğine aykırı olduğunu dile getirerek, yetkililerden sağduyu bekliyor.
Köy Yaşamında Denge Arayışı
Kozanlı’da yaşanan bu olay, köylerdeki geleneksel yaşam ile şehirden taşınan yeni yaşam alışkanlıkları arasındaki farkı da gündeme getirdi. Uzmanlara göre, kırsal alanlarda hayvancılık faaliyetleri doğru hijyen koşullarıyla yürütüldüğünde ciddi bir sağlık riski oluşturmaz.
Köy halkı ise tek bir şikâyet yüzünden köyün doğal düzeninin bozulmaması gerektiğini savunarak, “Köyde tavuksuz, ineksiz hayat olmaz.” görüşünde birleşti.
