Bir önceki yazımızda görevi devam ettiği müddetçe yönetimin bizim yönetimimiz olduğunu doğru yaptığını düşündüğümüzde destekleyeceğimizi, yanlış yaptığında ise eleştireceğimizi yazmıştım.

Bu yazıda son kez transferleri değerlendireceğim. Öncelikle yönetimin dünya kupasından önce teknik direktör ile anlaşıldığı ve ilk transferlerin hocanın bilgisi dâhilinde yapıldığına ilişkin açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını gördük. Hoca bu oyuncuların hemen hemen hiçbirisini kadroda düşünmediğinden, ödenen bonservis bedelleri otomatikman havaya gitmiş oluyor. Kaldı ki bu oyunculardan Turgut Doğan Şahin ve Anıl Taşdemir takımdan ayrıldılar bile.

Gelelim Olcan Adın’ın bonusu olarak alınan Salih Dursun ile hoca geldikten sonra yapılan transferlere; öncelikle belirtmem gerekir ki Sefa Yılmaz için ödenen yaklaşık 4.100.000 Euro bonservis ücretini saymazsak, alınan yerli oyuncular yönünden yönetimi son derece başarılı buluyorum. Ancak aynı şeyi yabancı transferleri için söyleyemeyeceğim. Hadi Bamba ile Colman’ın disiplinsiz ve takıma aidiyetlerinin olmadığını kabul edelim. Ya defansın her bölgesinde oynayabilen, İtalya Seri A ve İngiltere Primier Lig tecrübesi bulunan,  yaklaşık 300.000 Euro maliyetli, 24 yaşındaki Çelutska’yı üzerine para verip göndererek, yerine en az 3,4 kat pahalıya mal olan Cezayirlilerin alınmasını kim açıklayacak. Bu oyuncuların takıma katkıları Çelutska’nın ve bu bölgede oynayan yerli oyuncuların ne kadar üzerinde olacak, bunu zamanla göreceğiz. Şayet medyada yazılanlar doğruysa stoper bölgesine bir de Kolo Ture’nin alınacağını düşünürsek, şampiyonluğa oynayan bir takımın 8 yabancıdan 3 tanesini stoper bölgesinde kullanmasını anlamakta zorluk çekiyorum. Kaldı ki her halükarda bu bölgede 2 oyuncu oynayacağından alınan yabancılardan birisi otomatikman yedek soyunacak.

Bunun yanında Stoper bölgesinde Kolo Ture’nin alınması durumunda yerli, yabancı toplam 8 oyuncu bulunurken, sakat Borçenau ve tesadüfen takımda kalan Soner dışında gerçek yeri ön libero olan başka oyuncu yok.  Hoca da durumun farkında olduğundan bu mevkide daha önce sol bek ve orta sahanın solunda oynayan Constant ile sağ bek oynayan Bosingva’yı oynatıyor. Daha çok rakibi karşılamayı ve rakibin oyununu bozmayı dolayısıyla çok koşmayı gerektiren bun bölgede anılan oyuncuların kullanılmasının ne kadar faydalı olacağını takdirlerinize bırakıyorum.

İleri uçta gol yükünün tek başına geçen sezon sakatlık sebebiyle sadece 6 maçta ilk onbirde sahaya çıkmış (sonradan oyuna girmelerle toplam 17 maç) 31 yaşında ve daha çok ceza sahası golcüsü hüviyetinde oynayan Cordoza’ya bırakılmasını da anlamak mümkün değil. Sezon açılışındaki Bursaspor maçında takımın hemen hemen hiçbir gol pozisyonuna girememesi bunun en büyük kanıtı. Yerli golcü bulmanın çok zor olduğu düşünüldüğünde defanstaki yabancılardan birinden sarfınazar edilerek bu bölgeye rakibi yıpran, hareketli iyi bir yabacı golcünün alınması daha akıllıca olurdu kanaatindeyim.

Son olarak gönderilmesi düşünülen oyunculardan özellikle Emre Güral ile Turgut Doğan Şahin inşallah bonservisleriyle gönderilmeyip, kiraya verilirler. Takımımızın Ligde ve Avrupa’da başarılı olduğu, şike ve şikecilerden uzak temiz bir sezon geçirmesi dileğiyle sağlıcakla kalın.