Aşırı soydum yani tuz tüketimi beraberinde sağlık sorunlarını da getiriyor. İşte, günlük tuz ihtiyacımız ve fazla tüketiminde ortaya çıkan tuzun zararları!

Tuzun Zararları Nelerdir?

Aşırı tüketilen birçok maddede olduğu gibi, diyetinizde çok fazla tuz sağlık sorunlarına neden olabilir. İşte çok fazla tuz (sodyum) yemenin kısa ve uzun vadeli yan etkilerine bir bakış ve bu temel minerali sağlıklı bir seviyede tüketmenizi sağlayacak ipuçları.

Tuzun önemi?

İnsan vücudunun düzgün çalışması için tuza (sodyum) ihtiyacı vardır. Yutulduktan ve kan dolaşımına ve vücudun diğer sıvılarına dağıldıktan sonra, tuz çeşitli sorumluluklar üstlenir. Beynin elektrik sinyallerini sinirlere ve kaslara iletmesine izin veren elektrolitleri düzenler ve ayrıca daha sonra kan basıncını etkileyen toplam kan hacmi gibi sıvı seviyelerini de kontrol eder. Tuz ayrıca adrenal bezleri uyarır, güneş çarpmasını azaltır ve diğer önemli minerallerin kan dolaşımında tutulmasına yardımcı olur.

Bu temel işlevleri yerine getirmek için günlük olarak sadece az miktarda tuza ihtiyaç vardır. Ortalama bir yetişkin için önerilen günlük tuz ihtiyacı, günde yaklaşık 2.400 mg'dır; bu, kabaca bir çay kaşığı geleneksel sofra tuzuna (sodyum klorür) eşdeğerdir. Bununla birlikte, birçok insan önerilen günlük miktarın çok üzerinde tuz tüketir ve bu da sağlık sorunlarına yol açabilir.

Çok fazla tuz tüketmenin kısa vadeli etkileri

Yüksek miktarda tuz tükettikten sonra, sonuçları bundan kısa bir süre sonra fark edilir. Çok fazla tuz tüketmenin yaygın kısa vadeli yan etkileri arasında şişmiş eller ve ayaklar veya şişmiş bir yüz bulunur. Bazı insanlar, su tutma nedeniyle şişkinlik yaşar veya tuzlu bir yemekten sonra aşırı susuzluk hissederler. Etkiler genellikle kısa ömürlüdür ve birkaç bardak su içtikten ve sonraki öğünlerde sodyum alımını kasıtlı olarak azalttıktan sonra, vücut fazla sodyumu atar ve şişkinlik azalır.

Çok fazla tuz tüketmenin uzun vadeli etkileri

Tüketiciler uzun süreler boyunca yüksek miktarda tuz aldıklarında daha ciddi yan etkiler ortaya çıkar. Kan dolaşımındaki artan sodyum seviyesi, böbreklerin suyu uzaklaştırma yeteneğini azaltır, dolayısıyla genel kan hacmini arttırır ve vücudun kan damarlarına baskı uygular. Yüksek tansiyon sonunda felçlere ve konjestif kalp yetmezliğine yol açabilir. Böbrekler fazla tuzu atmak için sürekli olarak fazla mesai yaptıklarından, böbrek hastalığı geliştirebilirler.

Uzun süre çok fazla tuz tüketmek de vücudun dokularında ve boşluklarında sıvı toplanmasına neden olabilir. Ek olarak, yüksek sodyumlu bir diyet vücudun küçük miktarlarda kalsiyum salgılamasına neden olabilir ve bu da sonunda osteoporoza yol açabilir.

Yüksek sodyumlu gıdaların tüketimini azaltmak

Sağlıklı bir tuz tüketimi düzeyini korumanın ilk adımı, hangi yiyeceklerin sodyum açısından yüksek olduğunu bilmektir. Bu, yüksek sodyumlu gıdaları ne kadar ve ne sıklıkta tüketmeniz gerektiği konusunda bilinçli kararlar vermenizi sağlar.

Cips, çubuk kraker, kurutulmuş deniz ürünleri veya etler ve tuzlu kuruyemişler gibi atıştırmalıklar sodyum bakımından zengindir. Genellikle konserve yiyecekler (fasulye, sebze ve çorbalar), önceden paketlenmiş yiyecekler gibi lezzet arttırıcılar veya koruyucular şeklinde tuz katkılıdır.

Sodyum içeriği yüksek olan tek bileşik sofra tuzu değildir. Kabartma tozu ve karbonat da tuz bakımından yüksektir.

Tuzun (sodyum) temel bir besin olduğunu unutmayın, bu nedenle çok az tüketmek sağlığınız üzerinde de olumsuz bir etkiye sahip olabilir. Doktorunuz ne kadar tuz tüketmenin güvenli olduğu konusunda tavsiyede bulunabilir - standart önerilen miktar veya daha az olması sağlığınıza bağlıdır.

Editör: Didem Bektaş