YIL SONU ENFLASYONU MAAŞ ZAMLARINI BELİRLEYECEK
Türkiye ekonomisinde gözler yıl sonu enflasyonuna çevrilmiş durumda. TÜFE’nin ilk 10 ayda yüzde 28,62 olarak gerçekleşmesi ve kasım ile aralık aylarında yüzde 1’er artış yaşanması halinde yıl sonu enflasyonu yüzde 31,2 seviyelerine ulaşacak. Bu tablo, hükümetin açıkladığı yıllık yüzde 31 hedefiyle büyük ölçüde örtüşüyor. Enflasyon verilerindeki bu görünüm milyonlarca emeklinin ve çalışanın alacağı zam oranına doğrudan yön veriyor. Özellikle dar gelirli kesimlerin, maaş artışlarının yüksek enflasyon karşısında ne ölçüde koruyucu olacağını yakından takip ettiği görülüyor.
EMEKLİ MAAŞLARINDA TAHMİNİ ZAM ORANLARI
Sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun’un değerlendirmelerine göre enflasyonun yüzde 31 dolayında gerçekleşmesi senaryosunda emekli maaşlarında iki ayrı tablo ortaya çıkacak. Buna göre SSK ve Bağkur emeklileri, yıl boyunca oluşan enflasyon farkı nedeniyle toplamda yüzde 31 civarında zam alacak. Memur ve memur emeklilerinde ise toplu sözleşme gereği enflasyon farkı ile birlikte yüzde 40’a yakın bir artış olması bekleniyor. Bu farkın içinde yaklaşık 19–20 puanlık enflasyon farkı ile 1.000 TL civarında ek ödeme yer alıyor.
Uzmanlara göre bu oranlar kâğıt üzerinde yüksek görünse de gerçek hayat koşulları ve fiyat artışları dikkate alındığında alım gücünde hissedilir bir iyileşme yaratmayabilir. Ekonomistler, özellikle temel tüketim ürünleri, kira ve enerji maliyetlerindeki artışların maaş zamlarını hızla eritebileceğini vurguluyor.
EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞINDA YENİ RAKAMLAR
Mevcut en düşük emekli maaşı 16.881 TL seviyesinde bulunuyor. Enflasyon farkına göre yüzde 12–13’lük artış uygulandığında bu rakam 19.000 TL bandına çıkıyor. Bunun üzerine olası 6 puanlık refah payı eklenirse en düşük emekli maaşı yaklaşık 20.250 TL seviyesine ulaşabilir. Ancak henüz resmi bir açıklama olmadığından bu rakamlar senaryo niteliği taşımakta. Buna karşın, yıl boyunca yaşam maliyetindeki ciddi artışlar dikkate alındığında, en düşük maaşla geçinen emekliler için yapılacak zamların sınırlı kalabileceği ifade ediliyor.
ASGARİ ÜCRETTE EN GÜÇLÜ SENARYO YÜZDE 25 ZAM
2024 yılında ara zam yapılmayan asgari ücret şu anda 22.104 TL olarak uygulanıyor. Enflasyon göstergeleri reel olarak yüzde 16–20 artışa işaret etse de gıda, kira ve giyim fiyatlarındaki hızlı yükseliş nedeniyle yüzde 25 zam en güçlü ihtimal olarak öne çıkıyor. Bu senaryonun gerçekleşmesi halinde 2025 yılı asgari ücreti 27.500–28.000 TL aralığına yükselecek.
Asgari ücrette artışın yapılması kaçınılmaz görünse de uzmanlar, çalışanların reel durumuna bakıldığında bu zammın da enflasyon baskısını tam olarak hafifletmeye yetmeyebileceğini belirtiyor. Birçok temel ürünün fiyatındaki aylık artış oranları, yıllık ücret artışlarını hızla etkisiz hale getiriyor.
SON YILLARDAKİ NOMİNAL ARTIŞA RAĞMEN REEL KAYIP
Asgari ücret son 5 yılda nominal olarak rekor düzeyde artırıldı. 2021 yılında 2.825 TL olan asgari ücret, 2022’de iki kez artırılarak 4.253 TL ve 5.500 TL seviyelerine çıktı. 2023 yılında 8.506 TL ve ardından 11.402 TL olarak belirlendi. 2024 yılında 17.002 TL olan asgari ücret, 2025 yılı için 22.104 TL'ye ulaştı. Bu artışlar kağıt üzerinde hızlı bir yükselişe işaret etse de reel alım gücünde aynı ölçüde bir artış sağlanamadı. Barınma, ulaşım ve temel tüketim ürünlerindeki yüksek fiyat artışları nedeniyle çalışanların gelirleri, aynı dönem içinde erimeye devam etti.
YENİ YILDA BEKLENEN ZAMLAR VE GENEL DEĞERLENDİRME
Yeni yıl yaklaşırken milyonlarca emekli ve çalışan yapılacak zam oranlarını merakla bekliyor. Mevcut senaryolara göre SSK ve Bağkur emeklilerine yüzde 31, memur emeklilerine yüzde 40’a yakın zam yapılması bekleniyor. Asgari ücrette ise yüzde 25 artış en güçlü tahmin olarak öne çıkıyor. Kasım ve aralık ayı enflasyon verilerinin açıklanmasıyla birlikte maaş artışları aralık ayı sonunda resmen netleşecek.
Ekonomistler, açıklanan zam oranları ne kadar yüksek olursa olsun enflasyonun yarattığı kayıpların telafi edilmesinin güç olduğunu belirterek kalıcı çözümün fiyat istikrarından geçtiğini ifade ediyor. Zamlar milyonların gelirini artıracak olsa da satın alma gücünü belirleyecek olan esas unsurun enflasyonun seyri olacağı vurgulanıyor.