Trabzonspor’un son kongreleri neden tek aday ile geçiyor diye hiç düşündünüz mü?

Açık ve net şekilde Trabzonspor’un borcu korkutuyor.

Sonrasında ne mi oluyor…

Bir Trabzonsporlu çıkıyor.

Bu takımın şampiyon olması için ailesinin rızkı olanı Trabzonspor’un başarısı için harcamaktan bir an olsun vazgeçmiyor.

Maddi manevi olarak yıpranmasına rağmen pes etmiyor.

Futbolcular ödemelerini günü gününe alıyor.

Personel maaşında gecikme yaşamıyor.

O Trabzonsporlu kısacası Trabzonspor Kulübü’ne huzuru getiriyor.

Bir başkanın ağzından “takımın su alacak durumu yok” sözünü duyduğumuz günlerden şampiyonluğun kutlandığı günlere gelmek hiç de kolay olmamıştır.

Trabzonspor tarihinde yöneticilik yapan isimlerin tamamının verdiği rakamları toplasak bu yöneticinin tek başına kulübe sağladığı katkıyı sağlamamıştır.

Şampiyonluğun ardından transferde hatalar yapılıyor.

Borç artıyor ve hataların bedeli ağırlaşırken o Trabzonsporlu “ben bu borcu sıfırlayacağım” diyerek yapılan hataları da kabul ederek başkanlığa talip oluyor.

Hatadan ders alınarak edinilen tecrübe başarının temelidir.

Sonucunda göreve geldikten sonra kısa bir süre içerisinde kulübün kasasına 80 Milyon Euro para sokuyor.

Yıldızları kulübe transfer edece duruma kulübü getirmesine rağmen kendini alkışlatmak yolunu seçmiyor. Çünkü gerçeği görüyor.

Şampiyonluk sonrası yapılan hataların tekrarlanmaması için mücadele veriyor.

Futbolcular ile yapılan sözleşmelerin bedeliyle acı bir şekilde yüzleşen birisi olarak yapılan sözleşmeler konusunda Trabzonspor’un menfaatleri doğrultusunda yoğun mesai harcıyor.

O Trabzonsporlu kulübün borcunu sıfırlayacağım derken birileri de organize olarak “ya transfer ya istifa” diyor.

Ne istiyorsunuz anlamıyorum ki!

Bartra, Gomez, Bardhi… Hiç mi ders almadık?

Gerçekleşen transferlerin ayağına top değmeden kulübün futbolcusunu yıpratmak da yeni moda oldu.


Herkes gibi ben de görüyorum takımın eksik bölgelerini.

İnanıyorum ki bu bölgelere transfer de gerçekleşecek.

Bu transferlerin kulübün geleceğini karartacak isimlerden değil, Trabzonspor’un bugünü ve yarınını kurtaracak isimlerden oluşacağına da inanıyorum.

Tabi bir de olayın diğer bir boyutu var.

Yaptığı sponsorluk anlaşmaları ile Trabzonspor tarihinde ilk defa borcu kapatacağına inandığımız bir başkan görevdeyken, başkan borcu kapatsın da gelelim Trabzonspor’u biz yönetelim diyen bir kitle de var.

Menajerler ile de öyle bağlantıları var ki, her gün asılsız transfer haberleri çıkartıp mevcut yönetimi zor duruma sokmaya çalışıyorlar.

O menajerlere, “Ertuğrul Doğan gitsin biz geleceğiz sizinle çalışacağız…” Sözü mü veriliyor?

Unutulmaması gereken bir gerçek var ki... Trabzonspor kongre üyeleri menajer oyunlarına gelmez.

Bu oyunlara gelse gelse, menajerlerin kontrolünde olan trol ordusu ve sosyal medyada beğenileri Trabzonspor'un başarısına değişenler gelir.

Trabzonspor’un su alacak durumu yokken aday olmayanlar kulübün kasasına giren rakamları görünce kongre tarihini iple çekmeye başladılar. Kulisler yapıyorlar. Bu oyunu bozacak olan da Trabzonspor’u ailesi kadar düşünenlerdir.

Trabzonspor kongre üyelerinin bu gerçekleri net bir şekilde görüyor diye umuyorum.

Trabzonspor’un kasasına 80 Milyon Euro gibi bir rakamı sokmayı başaran yönetim, transferi de doğru şekilde başaracaktır.

Sabrın sonu selamet olacak.

Trabzonsporlulara bu süreçte düşen de takıma sahip çıkmak ve gerçekleri görmek…