Hep denir ya, hata insan içindir..

Hatanın olduğu yerde ( elbet ) insan faktörü vardır.

Lakin, bazı yaşanmışlıklar vardır ki, bunu hata olgusuyla, bir oldu bittiyle açıklayamayız..

Tıpkı Trabzonspor’un bu sezon gösterdiği inişli-çıkışlı genel oyun performansında olduğu gibi..

Öyle ya, son dört deplasman maçını kazanamayan Trabzonspor’un, vasatı aşamayan performansının neresinden bakarsanız bakınız, hata ve hatalar silsilesi ile açıklanamaz olduğu kanısındayım..

Bu olsa olsa, belli bir noktadan sonra, futbol akıllarına emanet olan Trabzonspor’un, bir basiretsizlik girdabında çırpınmakla alakalı olduğunu düşünmekteyim..

Onu diyorum ya, hata bir olur, iki olur(!)..

Elbet bir şekilde düzelir.

Fakat, bu sezon öyle şeyler oluyor ki, inanın izahını yapmakta bizlerde zorlanıyoruz..

Hele ki, adına ister tesadüf deyin, ister tevâfuk deyiniz, “ Güney ekiplerine karşı alınan yenilgilerde “ bir başka ilginç detaylar olarak kayıtlara geçti Trabzonspor adına..

Çarşambanın gelişi;

Belki hatırlayanlarınız olacaktır, şampiyonlar ligi elemesindeki o ilk maçta yenilen iki gol sonrası “ hedefi mutlak şampiyonlar ligine katılmak olan şampiyon bir takıma yakışmıyor böyle goller yemek “ diye bir tespit yapmış ve Trabzonspor’un bu sene işinin hiçte kolay olmayacağını belirtmiştim..

Çokça da tepki almıştık..

Keşke biz haksız çıksaydık da Trabzonspor’un oyun ve skordan bağımsız olarak, bu ruhsuzluğunu görmeseydik hep beraber..

Sevgili dostlar, ben futbola değil sadece Trabzonspor’a düşkünüm..

Aslolan Trabzonspor, diğer argümanlar teferruattan ibarettir..

Eminim, benim gibi düşünenlerde azınlıkta değil..

Galatasaray maçı son eşiķ;

Fenerbahçe karşısındaki akıllı oyun stratejisi ve akabinde gelen galibiyet, Abdullah Avcı ve talebeleri için camia ile yeniden şampiyonluk iklimine odaklanmaya neden olmuştu..

Fakat, bu sefer işler böyle giderse, olası bir Galatasaray galibiyeti bile bu sezon; Trabzonspor için ligin bir amaç taşıyamayacağına olan ihtimalin maalesef kuvvetle ihtimal olduğu yönündedir..

Bu minvalde, başkan ve hoca şapkayı önlerine koymak durumundadırlar.

Bugün Hatay’da bırakılan sadece hayati bir “ üç puan “ değildir..

Bugün Hatay’da bırakılan, Trabzonspor’un hayalleridir, umududur, ruhudur, geleceğidir..

Bu bir hata ve hatalar silsilesi değildir..

Ki hattı zatında ortada bir hata varsa, oyunun gerçek sahipleri hatayı kendilerinde aramak zorundadırlar.

Hata demişken;

Hoş, bu sene bariz hakem hatalarına sığınacak maç ve maçlarda olmadı ( gibi )..

Günün sorusu(?)

Sahi unutmadan, Eren Elmalı’da bizim görmediğimiz, lakin Abdullah hocamın ve ekibinin gördüğü ne ola ki??

Son tahlilde unutulmamalıdır ki;

Ülkemizin en temel yapı taşlarından olan Trabzonspor’un, omuzlarında bir futbol apoletinin dışında, ona gönül verenlerin bir üst kimliği gibi yüreklerine kazılı olduğunu lütfen bire kere daha tüm sorumluların hatırlamalarının elzem olacağını naçizane hatırlatmak isterim..

Çünkü, Trabzonspor sadece “ Trabzonspor “ değildir..

Yazıyla; (NOKTA )

Hasan Akbaş

Haberts.com