Milli ara dönüşleri, özellikle büyük camialar için her daim zorlu geçer..

Lakin, büyük camialar için bu bir mazeret olamaz, olmamalı..

Öncelikle, Kayserispor’u tebrik etmek isterim.

Transfer tahtası kapalı olupta, şimdiye kadar göstermiş oldukları oyun performanslarını takdirle karşılıyorum.

Çağdaş Atan’ın, oyun felsefesini oyuncularına şu ana kadar kusursuz uygulattığını görüyoruz.

Bir kere, özelikle böyle genç   teknik  sorumluların kenardaki beden dilleri olsun, ruh halleri olsun, futbolcularına bunu en iyi şekliyle entegre edebilmeleri, bu yeni jenerasyon hocaları ayrı bir hayranlıkla takip etmemize vesile olup, üstelik ayrı bir keyif vermekte..

Bu hem, “ yirmi bin “ lisanslı antrenörü olan ve ne hikmetse Milli Takımızın başına bulamadığımız yerli teknik direktörlerimiz içinde ayrı bir kazanç olur diye umuyorum..

Evet,

Bir tarafta sezona “ transfer tahtasıkapalı başlayan Kayserispor, diğer tarafta, son şampiyon Trabzonspor..

Üstelik ‘ transfer tahtası sonuna kadar açık..

Her ne kadar, Trabzonspor bana göre “ üç net “ muhteşem gol pozisyonu bulmuş olsada, ilk yarıdaki oyunu rakibe göre daha ağırdı.

Ve yine tüm atak yönlendirmeler Hamsik’ in ayağından çıkmaktaydı.

Ne diyelim, Allah Hamsik’i nazarlardan saklasın(!)

Uğurcan Çakır’ın, kendisine gelen yorgun bir geri pası, atak başlangıcı yapmak isterken, talihsiz bir şekilde rakibe kaptırmasıyla gelen Kayserispor golü sonrası yinede Trabzonspor’un, oyunu, doksan dakikanın sonunda, kaçan net pozisyonlar dışında kotarabiliceğine dair emarelerinde olduğunu belirtmemiz gerekir..

Abdullah Avcı’nın oyuna müdahalesi sonrası, ikinci yarıdaki Trabzonspor, özellikle son çeyrekte oyun kalitesi olarak olmasa bile inadı ve tecrübesiyle mücadeleyi bırakmadı.

Görüldü ki, tempoyu biraz hızlandırınca skor üstünlüğünü lehine çevirdi..

Gomez – Bozok Aş

Marek ’in oyundan çıkması sonrası, oyun anlamında dezavantajlı bir duruma  düşer mi diye akıllara düşen acabalar eşliğinde, skor üstünlüğünün Trabzonspor lehine dönüşmesi oyunun son anlarının daha heyecanlı geçmesine neden oldu.

Bakasetas’ın haklı bir hakem kararı ile kazandığı muhteşem penaltı vuruşu sonrası, rakibin hatasının da büyük pay sahibi olduğu pozisyonda, Gomez’in mevkidaşı Umut Bozok’a  asistiyle gelen gol Trabzonspor’a altın değerinde bir üç puanı getirdi..

Ziya Doğan’ın Ayman’ından, Abdullah Avcı’nın Denswill’ ine..

Bilenler bilir,,

Kulakları çınlasın, kıymetli büyüğümüz sevgili Ziya Doğan hocamın her ne şartta olursa olsun, nereye giderse gitsin, asla vazgeçmediği Abdelaziz Ayman vardı..

Bir dönemde, her ikisi de Trabzonspor’a emek verdiler..

Onun adeta sahadaki her şeyiydi..

Sanki diyorum, Denswill’ de, Abdullah hocamın vazgeçilmezi olacak, yada oldu..

Son tahlilde, tabiri caizse “ Gaziantepspor maçının  bir benzerini yaşadı Trabzonspor.

Çok iyi oynamadığı, hala oyun formatında hocanın sisteminin eksik bir çok yanının olduğunu gözlediğimiz bir Trabzonspor’u izledik.

En nihayetinde bu geçiş zamanlarında zirveden kopmamak adına hayırlı bir galibiyeti hanesine yazdıran Trabzonspor’u tebrik ederim

DİPNOT:

Ülkemizin tek bayan  süper lig başkanın başında olduğu bir camia tribünlerinin Trabzonspor’a olan olumsuz tavırlarını anlamakta güçlük çektim..

Kardeşlik mazi mi oldu?

Biz, gerçek dost, sağduyulu Kayserispor taraftarına ve camialarına başarılar dileyelim, her daim dostluk kazansın temennilerini gönderelim..

Hasan Akbaş

Haberts.com