“Bir sistem ile oynamayan takımlar tesadüfen kazanırlar.” Örnek Fenerbahçe! Trabzonspor maçında kalenin önüne otobüs çeken Rizespor, Kadıköy’de asla açık oynanmayacak Fenerbahçe’ye karşı hiç oynamadığı kadar açık oynayıp haftalar sonra Fenerbahçe’nin tesadüfen kazanmasını sağladı ve aç tavuk kendisini darı ambarında zanneder misali boş bir gaz alarak Trabzonspor’u yetişebileceği hayalleri kurmaya başladı.

“Bir sistem ile oynayan takımlar ise tesadüfen kaybeder.” Örnek Trabzonspor! 28 hafta sonra kaybetti. Belki de bir sonraki yenilgi 15-20 hafta sonra gelecek. O yüzden de İstanbul takımları bu kadar kötüyken ve Trabzonspor bu kadar iyiyken panik yapacak hiçbir durum yok.

Takımın başında genç ve tecrübesiz bir hoca olsa, takımın yaş ortalaması çok genç ve tecrübesiz olsa panik yapmaları beklenebilirdi.

Ancak defalarca şampiyonluk mücadelesi verip ucundan dönen tecrübeli bir hoca, birçoğu daha önce şampiyonluk mücadelesi vermiş, şampiyonluk görmüş tecrübeli futbolcular ve şampiyonluğu türlü hile ve desiseler ile çalınmış tecrübeli bir camia için bunlar basit şeyler.

Sistemi olan ve tesadüfen kaybeden takımların kaybetmesi için de birçok olumsuz unsurun ve hataların bir araya gelmesi gerekir. National Geographic kanalında “uçak kazası raporu” adında bir program var. Bir uçak tek bir sebepten dolayı asla düşmez. Birçok hatanın ve olumsuzlukların bir arada gerçekleşmesi gerekir.

İşte Antalyaspor maçı da hataların ve olumsuzlukların birleşkesinin sonucu kaybedildi.

Nuri Şahin eski hocasını ve rakibini çok iyi analiz edip, takımını çok iyi motive etti. Avcı’nın hatalı futbolcu seçimleri, geç değişiklikleri, taktik hataları, beklenmedik sakatlıklar ile de birleşince uçak sadece küçük bir türbülans yaşadı.

Avcı’nın hocalığı, takdisyenliği, profesyonelliği, tecrübesi takdire şayandır fakat bu hata yapmayacağı anlamına gelmez. Tabiki de hata yapacak.

Ben oğluma hep şunu öğütlemişimdir. “Hatalarını çok sev! Hataların senin en değerli şeylerindir! Hatalar sana yol gösterir, önünü açar, kendini geliştirmeni sağlar” Hata olmadan gelişemezsin, değişemezsin, devrim yapamazsın. 

Bardağın dolu tarafından bakınca camia olarak öyle bir seviyeye gelmişiz, çıtayı öyle bir yükseltmişiz ki, 28 hafta sonra kaybetmeyi bile kabullenemiyoruz.

Maça gelirsek; Avcı’nın oyuncu tercihleri, değişiklikleri ve oyuncuları oynattığı bölge tercihleri bence hatalıydı.

Şöyle ki;

Trabzonspor savunmadan çok iyi oyun kuran, paslaşarak çıkan bir takım. Bunu da özellikle Edgar-Berat-Hamsik veya Edgar-Peres-Hamsik bağlantıları ile yapıyor. Birçok rakip önde baskı yaparak savunmadan oyun kurmamızı engellemeye çalıştıysa da bunda başarılı olan ilk takım Antalya oldu.

Nuri Şahin üç futbolcusunu sürekli ileride tutup Berat ve Bruno Peres’e önde basarak hem savunmadan paslaşarak çıkışımızı engelledi hem de topla buluşturduğu bu üç hızlı futbolcu ile sol kanattan ve merkezden ciddi pozisyonlar üretti.

Yine haftalardır oynamadığı için formsuz olan Bakasetas Antalya savunması ile bu üç futbolcu arasındaki bağlantıyı kesemedi.

Sakatlıktan yeni çıkan ve haftalardır oynamayan Bruno Peres’in etkisiz kaldığı sol bek pozisyonunda oynatılması doğru değildi. Baskı karşısında panikleyen ve basit top kayıpları yapan Berat’ın burada yalnız bırakılmaması ve Siopis ile desteklenmesi gerekiyordu. Ancak Siopis değişikliği çok geç yapıldı.

Denswill sol beke, Bruno Peres asıl mevkii olan sağ beke, sağ bekteki Dorukhan’ın orta sahaya çekilip Siopis ile birlikte oynatılması da düşünülebilirdi.

Berat’ın artık alternatifsiz olmadığını, ben oldum düşüncesinin yanlış olduğunu anlaması için biraz kesik yemesi gerekiyor.

Avcı’nın kanatları açık bırakıp merkezi kalabalık tutan sistemine karşı diğer takımlar hep kanatlarımızdan orta yapmayı deniyordu ve bu ortalar da hava savunması çok iyi olan Trabzonspor savunmasından dönüyordu.

Daha önceki yazılarımda, kanatlardan orta yapmayıp sıfıra inerek ceza sahamıza bindirme yapacak takımlar karşısında sorun yaşayacağımızı yazmıştım. Nuri Şahin’de aynen bunu yaparak kanatlardan hiç orta yapmadı. Paslaşarak sıfıra kadar indi ve ceza sahası içine deplase olup Trabzonspor savunmasına ciddi sıkıntılar yaşattı.

Nuri Şahin adeta Avcı’nın şifresini çözdü ve diğer teknik direktörler de bunu gördü. Hatay’da benzer oynayan bir takım ve Avcı’nın bu konuda önlem alması ve kendisini güncellemesi gerekiyor.

Nwakeyeme’nin sakatlanıp çıkması, kulübeden giren Yusuf Sarı’nın etkisiz kalıp Djaniny’yi besleyememesi ve diğer bütün etkenler de birleşince yenilgi kaçınılmaz oldu.

Bu sadece küçük bir türbülanstı geldi geçti. Kredimiz bol! Sikinti yok! Panik yok!

Cumartesi akşamı bir tane koltuğu bile boş bırakmayacağız, çekirdekleri çöpe atacağız, oturmayacağız, takımla beraber savunma yapıp takımla beraber hücum ederek Hatay maçını kazanıp tökezleyeceğimizi bekleyip avuçlarını ovuşturan İstanbul medyasının sinirlerini bozmaya devam edeceğiz.

Güzel günlerde buluşmak ümidiyle…